Baş ağrısı, yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da yaygın görülen ve hastane başvurularında önemli bir yer tutan fiziksel bir şikayettir. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, telefon, tablet ve bilgisayar gibi cihazlara maruz kalma sürelerinin artması, çocukların yaşam tarzlarını etkileyerek baş ağrısı görülme oranını da yükseltmiştir. Yapılan araştırmalara göre, baş ağrısı sıklığı okul çağı çocuklarında %58,4; genel çocukluk döneminde ise %26,6 ile %93,3 arasında değişen oranlarda rapor edilmektedir.
Migren Nedir?
Migren, baş ağrılarının ataklar halinde ortaya çıktığı bir durumdur. Bu ataklar sırasında huzursuzluk, keyifsizlik, başını sallama veya tutma, ışık ve ses hassasiyeti gibi belirtiler gözlemlenebilir. Ağrı genellikle göz çevresi, alın ve şakak bölgelerinde, sıkça her iki taraflı ve zonklayıcı bir şekilde hissedilir. Ağrıya; bulantı, kusma, ışığa duyarlılık (fotofobi) ve sese duyarlılık (fonofobi) gibi şikayetler eşlik edebilir. Stres, yorgunluk, kafa travması, açlık, gürültü, egzersiz, hastalık veya soğuk hava gibi faktörler migren ataklarını tetikleyebilir.
Son 20 yılda çocuklarda migren görülme sıklığında belirgin bir artış gözlemlenmiştir. Yedi yaşın altındaki çocuklarda migren görülme oranı %1-3 arasında iken, bu oran 15 yaşında %5-10 seviyesine yükselir. Üç yaş altındaki çocuklarda da migren tipi baş ağrılarına rastlanabilir, ancak belirtilerin tanınması daha zordur. Migren, ilk 7 yaşta erkek çocuklarında daha yaygınken, 7-11 yaş arasında kız ve erkek oranı eşitlenir; 11 yaş sonrasında ise kızlarda görülme sıklığı üç kat artar.
Migren Türleri
Migren, auralı ve aurasız (basit) olmak üzere iki ana türe ayrılır. Çocuklarda görülen migren ataklarının %85'ini oluşturan basit migren, baş ağrısının 1-72 saat arasında sürdüğü bir durumdur. Eğer bu süre 72 saati aşarsa, "status migrainosis" olarak adlandırılır. Çoğu çocukta ağrı esnasında karında rahatsızlık hissi ve kusma görülebilir. Uluslararası Baş Ağrısı Derneği (IHS) kriterlerine göre aurasız migren tanısı konulabilmesi için, her biri 4-72 saat süren ve dört ağrı özelliğinden en az birini barındıran beş atak yaşanmış olması gerekir.
Auralı migrende ise, klasik migren olarak bilinen bu türde, ağrıyla birlikte duyusal, motor veya görsel belirtiler aura olarak tanımlanır. Aura, genellikle baş ağrısından 30-60 dakika önce ortaya çıkar. Çocuklarda en sık görülen aura tipleri arasında solukluk, keyifsizlik, huzursuzluk, iştahsızlık (anoreksi) ve görme bozuklukları yer alır.
Çocuklarda Migren Tanısı
Baş ağrısı şikayeti olan bir çocuğun tıbbi değerlendirilmesi, detaylı bir öykü alınması ile birlikte fiziksel ve nörolojik muayeneyi içerir. Tanıya ulaşmak için ağrının özellikleri büyük önem taşır. Özellikle yeni başlayan ve sık tekrar eden ağrılar, tek taraflı ve uzun süreli ağrılar, daha önceki ağrı şeklinin kötüleşmesi, gece ağrı ile uyanma, sabah ağrıyla uyanma ya da odaklanmış nörolojik belirtiler gibi durumlar, beyinde yer kaplayan bir lezyonun varlığını araştırmak için acil tetkik gerektirir. Ayrıca, büyüme geriliği, kronik hastalıklar ve tümör gibi durumların da göz önünde bulundurulması gerekir. Travma öyküsü ya da nörokutanöz hastalıkların varlığı açısından da cilt detaylı olarak incelenmelidir. Sinüs hassasiyeti, tiroid büyümesi (tiromegali) ve ense sertliği de muayene sırasında kontrol edilmelidir.
Kronik fakat ilerleyici olmayan baş ağrıları, depresyon veya gerilim tipi baş ağrısı gibi psikojenik nedenlerle ilişkili olabilir. Baş ağrısı şikayetiyle gelen çocuk, kendini ifade edebiliyorsa; ağrının türünü (örneğin zonklayıcı mı, batıcı mı, sıkıştırıcı mı), başın hangi bölgesinde hissedildiğini, süresini, sıklığını, bulantı, kusma, ses ve ışığa karşı hassasiyet gibi eşlik eden belirtileri ve günlük aktivitelerini etkileyip etkilemediğini açıklaması istenir. Özellikle gece uykudan baş ağrısıyla uyanma durumu, beyin tümörü gibi organik bir nedenin varlığını düşündürüp alarm işareti olarak değerlendirilir ve bu durumda beyin görüntülemesi (BT veya MRG) yapılması gerekir.
Çocuk düzenli olarak izlem altına alınır ve en az 21 gün boyunca baş ağrısı günlüğü tutması istenir. Kan testleri yapılarak açlık kan şekeri ve rutin tam kan sayımı incelenir. Baş ağrısı şikayeti olan her çocuğun nörolojik muayenesinde oftalmoskop ile göz dibi incelemesi ve tansiyon ölçümü mutlaka yapılmalıdır.
Çocuklarda Migren Tedavisi
Migren tedavisi, akut (atakları sonlandırıcı) ve önleyici (profilaktik) olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Akut tedavi, baş ağrısı başladıktan sonra ağrıyı geriletmek veya şiddetini azaltmak için uygulanır. Önleyici tedavi ise, mevcut bir baş ağrısı olmasa bile beklenen atakların sıklığını ve şiddetini azaltmayı hedefler. Çoğu hastada, önleyici tedavi uygulanırken bile ataklar sırasında akut tedaviye ihtiyaç duyulabilir. Akut tedavi haftada iki veya en fazla üç kez uygulanmalıdır; aksi halde, ilaç kullanımına bağlı tepki baş ağrıları ortaya çıkabilir. Önleyici tedavi, sık atakların oluşmasını önlemek amacıyla daha seçici bir yaklaşımla uygulanır ve atakların sıklığını azaltmayı hedefler.